Akıcı İngilizce Konuşmanın 5 Püf Noktası

İngilizce konuşurken bazen kendinizi utangaç veya gergin hissediyorsanız telaşlanmayın, çünkü bu oldukça normal.

Akıcı İngilizce Konuşmanın 5 Püf Noktası.

Ancak elbette kendinize olan güveninizi artıracak uygulaması kolay bazı şeyler var. Yapmanız gereken ilk ve muhtemelen en önemli şey pratik yapmak.

Rahat İngilizce konuşabilmek için İngilizce konuşma pratiği yapmanız gerekir. İçinde yaşadığımız bilgi çağında tahmin edersiniz ki bu sandığınızdan çok daha kolay.

Sohbeti yavaşlatmaktan korkmayın

İngilizce öğrenmeye başlayanların sık sık söylediği bir cümle: “Konuşurken daha az tereddüt etmek istiyorum. Çok yavaş konuştuğumu düşünüyorum.“  Evet, bazen söylemeniz gereken kelimeyi oldukça fazla düşünebilirsiniz ve bu da sizin ana dilinizden daha yavaş İngilizce konuşmanıza neden olabilir. Ama bu düşündüğünüz kadar kötü değil. İngilizce konuşurken karşınızdaki çoğu kişi ana dilinizin İngilizce olmadığını anlar ve bu da size karşı daha sabırlı olmalarını sağlar. Hatta sizin bulamadığınız zor kelimeler konusunda size yardımcı bile olabilirler. Burada önemli olan yavaş konuşmaktan utanıp hiç konuşmamayı tercih etmemeniz. Ne olursa olsun konuşmalara katılın.

İngilizce’yi hayatınızın düzenli bir parçası haline getirin

Genel olarak bize tanıdık gelen şeyleri daha rahat yaparız. O halde İngilizce’yi hayatınızın düzenli bir parçası haline getirmek size hiç olmadığı kadar fayda sağlayabilir. Unutmayın, ne kadar İngilizce yaşıyorsanız o kadar rahat ve güvenle İngilizce konuşursunuz.

Bu daha önce söz ettiğimiz konuşma pratiğini değil aynı zamanda dinleme pratiğini de içerir. Size İngilizce’yi hobi olarak dinlemeyi öneriyoruz: TV dizileri, podcast’ler, filmler vb. Ayrıca kendi kendinize yüksek sesle konuşun. Bu alıştırma diğer insanlarla konuşurken daha rahat hissetmenize yardımcı olacaktır.

Aynı anda her şeyi iyileştirmeye çalışmayın

İngilizce öğrenmeye başlayan çoğu kişinin hedefi daha akıcı konuşmaktır. Bu elbette çok güzel bir hedef ancak akıcı konuşmak daha fazla İngilizce kelime kullanmanız gerektiği anlamına da gelir. Bu nedenle telaffuzunuzu, dinleme becerilerinizi geliştirin. Yapacak çok şey varmış gibi hissedebilirsiniz ve nereden başlayacağınızı da bilemiyor olabilirsiniz.

Her şeyi biraz biraz yapmaya çalışırsanız ne kadar ilerleme kaydettiğinizi daha zor görürsünüz. Bu nedenle adım adım ilerleyin. İngilizce’de bir deyiş vardır: “Bin mil yolculuk tek adımla başlar.“ Hedefinize odaklanın ve adım atmaktan korkmayın.

Hedeflerinize ulaşamadığınızda cesaretiniz kırılmasın

Hedeflerinizi belirlediniz. Peki, şimdi ne olacak? Bazen hedeflerinize ulaşırsınız ancak bazen bunu başaramayabilirsiniz. Üzülmeyin. Bu öğrenme sürecinin bir parçasıdır.

Hedefinize neden ulaşamadığınızı bir bakın ve değişiklik yapın. Belki çok hırslıydınız ve kendinize çok hırslı ama gerçekçi olmayan hedefler koydunuz. Ne yaparsanız yapın asla pes etmeyin. Winston Churchill’in dediği gibi “Sürekli çaba, -güç veya zeka değil- potansiyelimizin kilidini açmanın anahtarıdır.” İlerlemeye devam edin. Sürekli gelişmekte olduğunuzu bilmek size hatalarınızı başarısızlık olarak değil, öğrenme fırsatı olarak görme konusunda güven verecektir.

GNR Eğitim

QUIZ: Öğrenme Tipiniz Nedir?

Sizin için en iyi öğrenme stratejileri nedir?

Daha hızlı öğrenmek için neler yapabilirsiniz?

Quizi yaparak öğrenme tipinizi keşfedin...

Öğrenme Tipiniz Nedir
Quizini Yap
WhatsApp Hattı